Yetkili sendika Bayındır Memur-Sen, 3. Büyük Türkiye Buluşmasını Ankara’da gerçekleştirdi. 5. Dönem Toplu Sözleşme sürecine ilişkin konuların ele alındığı programda Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Tapu ve Kadastro Genel Müdürü Mehmet Zeki Adlı ve Bayındır Memur-Sen Genel Başkanı Soner Can Tufanoğlu konuşmalarını gerçekleştirdi.
‘’Tapu Müdürlüklerine Yeni Unvan Verilmesi Konusunun Takipçisiyiz’’
5. Dönem Toplu Sözleşmesinin konusu olmaması gerekçesiyle kapsam dışına alınan Tapu Müdürlükleri için yeni unvan verilmesi konusuna değinen Tapu ve Kadastro Genel Müdürü Mehmet Zeki Adlı, ‘’Tapu ve Kadastro Genel Müdürü olarak Bayındır Memur-Sen Genel Başkanı Soner Can Tufanoğlu’nun toplu sözleşme sürecindeki gayretlerine bizzat ben de şahitlik ettim. Toplu sözleşme öncesinde çalışanlarımızın özlük hakları noktasında, masaya neleri getirelim, bunun alt yapısını nasıl oluşturalım gibi konuları yetkili sendika Bayındır Memur-Sen ile beraber sürekli olarak istişare ettik. Fazla çalışma ücretinin yıllık 350 saate çıkarılması ve koruyucu giyim yardımında Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün de kapsama alınan kurumlar arasında yer alması sevindirici bir gelişmedir. Ancak Tapu çalışanlarına yeni unvan verilmesi konusunda toplu sözleşmede ciddi bir farkındalık oluştuğunu gördük’’ dedi.
Yeni unvan için yasal bir düzenleme yapılması ya da kararname çıkartılması gerektiği dile getiren Adlı, ‘’Bizzat Bakanla yapılan bu görüşmeye şahidim. Ancak her şey bitmiş değil. Bu konunun takipçisiyiz. Yeni unvan ile ilgili ne yapabileceğimiz konusunda sürekli olarak işbirliği içerisindeyiz. Yetkili sendika ile birlikte elimizden geleni yapmaya çalışacağız. Tapu Müdürlüklerinde aynı işi yapmasına rağmen farklı maaş alan personelimizin mağduriyetlerini gidermek için yetkili sendika Bayındır Memur-Sen ile birlikte çalışmalarımızı sürdürüyoruz’’ şeklinde konuştu.
‘’Giyim Yardımının Tüm Çalışanlarımıza Verilmesini İstiyoruz’’
5. Dönem Toplu Sözleşmesiyle kazanılan koruyucu giyim yardımı hakkında da konuşan Adlı, ‘’Giyim yardımı konusunun tüm çalışanlarımızı kapsaması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sendikamızla birlikte bu konuyla ilgili bir çözüm yolu arıyoruz’’ dedi.
‘’Bizim En Büyük Kazanımımız Milletimizin Kalbindeki Yeridir’’
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Bayındır Memur-Sen Genel Başkanı Soner Can Tufanoğlu, her daim zorlukların karşısında mücadelelerini sürdürdüklerini ifade etti. Tufanoğlu, ‘’Mazlumun ve mağdurun yanındaki duruşumuzla, haksızlıklara karşı sessiz kalmayışımızla, temel hak ve hürriyetlerin genişlemesi için sürdürdüğümüz mücadelemizle, darbelere ve her türlü vesayete karşı dik duruşumuzla, tarihe kalın harflerle yazılacak olan 15 Temmuz’daki şanlı direnişimizle ve burada anlatmaya çalışsam saatlerce sürecek olan ülkemiz ve milletimiz için yaptıklarımızla; en büyük kazancımız milletimizin kalbindeki yeridir’’ dedi.
Yetkili oldukları kurumların önemine dikkat çeken Tufanoğlu, ‘’Ülkemizin gelişmesine büyük katkıları bulunan kurumlarımızın başında Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü gelmektedir. Tapu ve Kadastronun hazineye yıllık 12 Milyar Lira katkısı bulunmaktadır. Yıl içerisinde yaklaşık 25 milyon vatandaşımıza hizmet veren bu güzide kurumumuz, %100 vatandaş memnuniyeti sağlamaktadır. Gayrimenkul sektörünün son 10 yıldaki 3 kat yükselişi göz önünde bulundurulduğunda çalışanlar üzerindeki iş yoğunluğu daha iyi anlaşılmaktadır.
Aynı işi yapmalarına karşın farklı maaşlar alan Tapu çalışanlarının bu mağduriyetlerinin giderilmesi konusunu toplu sözleşme masasında dile getirerek Bakanlar nezdinde tüm tarafların bilgilendirilmesini sağladık. Ve bizler çalışmalarımıza devam ederek konunun çözümü olarak gördüğümüz yeni unvanı, Tapu çalışanlarımızın almasını sağlayacağız.’’ ifadelerini kullandı.
‘’6 Yıldır Sivil İtaatsizliğimizi Sürdürüyoruz’’
Programda konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, ‘’Biz kargaşadan yana değiliz. Biz devlet ciddiyetinin ortadan kaldırılmasından yana da değiliz. Ama devletin bize ne giyeceğimizi, nasıl davranacağımızı, nasıl hareket edeceğimizi bilmeyen insanlar olarak, öz yeterlilikleri gelişmemiş bireyler olarak davranmasını kabul edemeyiz. Bize ayakkabı topuk boyu şöyle olacak, pantolonun kumaşı böyle olacak. Kazağının yakası şu şekilde olacak, favori uzunluğu şöyle, ense traşı böyle gibi tuhaf, garip 82 model Kenan Evren bakiyesi bizi hakir gören bir tavrı kabul edemeyiz. Bunun için adım atılması gerekiyor. Bunun için 6 yıldır sivil itaatsizliğimizi sürdürüyoruz. Bazı kamu bürokrasinin, mülki amirlerin ‘böyle devlet memuru mu olur, acayip adamlar, tuhaf tuhaf kıyafetlerle işe geliyorlar’ diyorlar. Eylemin nizamisi olmaz. Eylem nizamsızlıktır. Rahatsızlığı ortaya koymaktır. Gelin oturalım, tartışalım, bir çerçeve çizelim" dedi.
‘’Bağcıyı Kovmanın Değil, Üzüm Yemenin Derdindeyiz’’
Konuşmalarını sürdüren Yalçın, ‘’5. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde iş bırakma eylemi yaptık. Ardından boş cüzdanlarımızı Bakanlığın önüne koyduk. Bizim derdimiz bağcıyı kovmak değil, üzüm yemektir. Refahtan pay almaktır. Kamu İşveren Heyeti müzakerede uzlaştı, tutanakta şaştı. Uzlaşmadan ve paylaşımdan kaçınan bir işveren tavrıyla karşılaştık. Kamu işvereni kazandıracak teklif sunmadı, biz de kazandırmayan teklife imza atmadık. Çünkü biz omuzlarımızda 1 milyonu aşkın üyenin haysiyetini, 5 milyon 200 bin kişinin mesuliyetini taşıyoruz. Mesuliyeti yerine getirdik, haysiyeti çiğnetmedik” dedi.