TERÖR KOALİSYONUNUN ÜST AKLI AYNI
Tehdidin boyutunun çok büyük, ihanetin çok derin olduğunu ifade eden Yalçın, “İçerdeki ihanete, dışarıdan küresel çapta destek veriliyor. Kendi ayakları üzerinde duran, emirle hareket etmeyen, ümmetle bağını kesmeyen bağımsız bir Türkiye’yi çıkarlarına ters gören küresel odaklar, FETÖ ve işbirlikçileri eliyle bu ülkeyi teslim almak istediler. Biz biliyoruz ki, PKK’nın, DAİŞ’in arkasında kim varsa, bu ihanet şebekesinin arkasında da onlar var. Ve yine biliyoruz ki, bu hain darbe girişimi, bir üst aklın öncülüğünde, bir koalisyon tarafından gerçekleştirilmiştir. Taşeronluğunu FETÖ’nün yapmış olması, efendilerinin ve işbirlikçilerinin gözden kaçırılmasına neden olmamalıdır. FETÖ bir maşadır. Bu darbe küresel bir operasyondur. Bunu darbenin arkasındaki güçler de itiraf ediyorlar. ABD’li General Votel, tutuklanan darbeciler için; ‘ABD’nin Türk ordusundaki yakın müttefikleri tutuklandı’ diyor. FBI ajanı Sibel Edmonds da; ‘Bu Gülen’in piyon olarak kullanıldığı CIA – NATO destekli bir darbe provasıdır.’ diyor. Bolivya devlet başkanı Morales’in şu sözünü de hatırlatmak isterim: ‘Faşist bir darbe ihtimali olmayan tek ülke ABD’dir. Çünkü orada ABD büyükelçiliği yoktur.’ Bu yüzden sadece içerideki hainleri, teröristleri tasfiye süreciyle yetinemeyiz. Bu tehlikeyi tamamen sona erdirmek, böyle bir şeyi başarabilecekleri inancını içerideki ve dışarıdaki düşmanların zihinlerinden söküp atmak zorundayız” şeklinde konuştu.
MEYDANLARI BOŞ BIRAKMAYACAĞIZ
Teşkilata “Meydanları boş bırakmayın” çağrısı yapan Yalçın, “Hizmet markası ve himmet markajı üzerinden milletin cüzdanına çökenler, 15 Temmuz akşamı milletin iradesine çökmeye kalktılar. Alçak uçuşla millete alçakça saldırdılar. Millete ayar vermeye çalışan ayarı bozuklara meydanlara inerek ayar veren teşkilatımıza teşekkür ediyorum. Ne FETÖ darbeden, ne işbirlikçileri cuntadan, ne de azmettiricileri işgalden vazgeçmiş değil. İçerideki temizlik ve tasfiye sürecini zehirlemek için her şeyi göze alıyorlar. Tehlike geçmiş değil. Yine deneyecekler, denemek isteyecekler. Tam da bu yüzden teyakkuz halimizi, dirayetimizi, meydanlardaki birlikteliğimizi korumalıyız. İçinde bulunduğumuz süreçte sıfır hata, sıfır ihmal düsturuyla hareket etmeliyiz” dedi.
TÜRKİYE’Yİ YOK ETMEK İSTEDİLER
Yalçın sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Türkiye’nin ‘Büyük ve Güçlü Türkiye’ yolculuğunu sona erdirmenin ve her ülkede ortaya çıkabilecek olağan ya da olağanüstü siyasi krizlerin çok ötesinde ve üstünde bir beka saldırısıyla karşı karşıya olduğumuzu lütfen aklımızdan çıkarmayalım. 15 Temmuz darbe yönüyle sadece siyasi iktidara değil muhalefetiyle bütün siyasi partilere, cunta yönüyle bürokrasiye değil devlet egemenliğine, işgal yönüyle ise birkaç ile ya da bölgeye değil bütün ülkeye yönelmiş terörist bir kalkışmadır. FETÖ’nün hedefini, anayasal düzeni yıkmak olarak görmek 15 Temmuz’un nihai hedefini örtmek olur. 15 Temmuz’da hedeflenen ve FETÖ’den istenen, milleti ve devletiyle Türkiye’yi yok etmektir. Kimse merhametini, merhamet duygusunu bu yapı için israf etmek gibi bir hataya düşmesin. Bu milletin itibarına, devlet intizamına saldıranlara, adaletten başka bir şey vaad edilmez, edilemez. Öyle bir adalet ki; ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ duruşuyla milletin hissiyatına sırt çevirmeyecek, “Ya devlet başa, ya kuzgun leşe” bakışıyla hainlere hak ettikleri bedeli ödetmekten çekinmeyecek. Evet, bekasına saldırılan devlet adil olacak. Varlığına, birliğine, kardeşliğine saldırılan millette akil davranmakta kararlı duracak. Bu anlayışla hem milletimiz hem de biz, bir taraftan ‘bu kalkışma neden oldu’ analizini hızla bitirip ‘bir daha nasıl olmaz’ stratejisini devreye sokmalıyız. Kurumsal yapı değişikliklerini, yasal düzenlemeleri, anayasal çerçeveyi hızla, ortak akılla ve ‘sıfır risk’ hedefiyle hayata geçirmeliyiz. Bu ülkeye hainlik edenlere, onları azmettirenlere, destek verenlere hep birlikte; ‘ Türkiye, taşıyla, toprağıyla bizim, bu milleti yenemezsiniz vazgeçin’ diyerek dik durmaya devam etmeliyiz. FETÖ’nün uzantılarına, yeni versiyonlarına da ‘Büyük Millet Ayakta, ihanete kalkışma ne akşam ne de şafakta’ uyarısıyla milletin gücünü göstermekten çekinmemeliyiz.”
FETÖ, ABD, AB, İSRAİL VE İNGİLTERE’NİN KURSAĞINDA BIRAKACAĞIZ
Memur-Sen olarak her şartta dik duracaklarını açıklayan Yalçın, “Milletimiz ferasetiyle, devletimiz kudretiyle zalimlerin, emperyalistlerin, küresel şebekelerin, tapınakçıların, Pensilvanyalı Ebu Cehil’in yolunu kesen örümcek ağıdır. Bize bu yüzden saldırıyorlar. Bu ülkeyi bu yüzden işgal etmek istiyorlar. Bizi bu yüzden yok etmek istiyorlar. Pensilvanyalı ihanet kardinali Fetullah canisine, onun tayfası olan abla, abi görünümlü terörist kitlesine meydanları terk etmeyeceğiz. ABD’nin, AB’nin, İsrail ve İngiltere’nin hevesini kursağında bırakacağız. Merhum Erbakan Hoca’nın yıllar öncesindeki uyarısını kulaklarımıza küpe yapıp, Siyonizme hizmet erlerini, ABD’ninin çanağından beslenen fiyatı 1 dolar etmez himmet sürüngenlerini millete yanaştırmayacağız. 1071’de kefenini giyerek Anadoluyu bu millete yurt kılan Sultan Alpaslanın emanetini yüklenen, kefeniyle yola düşüp milletle birlikte yürüyen milletin Uzun Adamının, Cumhurbaşkanımızın, Başkomutanımızın yanına, yakınına, ihanet şövalyelerini yaklaştırmayacağız. Memur-Sen olarak, Memur-Sen’liler olarak; Hz.Resul’un Sevr mağarasında EbuBekir’e verdiği “Korkma” müjdesi İstiklal Marşına nakşedilmiş milletimizle birlikte, küresel oyunları, tezgahları, operasyonları bozacağız ve “Yeniden Büyük Türkiye” için ter akıtacağız” şeklinde konuştu.
Bu gönderiye henüz kimse yorum yapmadı